Yüzünü görebilme umudunu taşıdım içimde çoğaltarak yokluğunu.
Tavandaki ışığın yansımasında yüzünü görebilme arzusunu yitirmeden,
Geceler boyu, yoruluncaya kadar, gözlerim yaşarıncaya kadar bekledim.
Bu gece de gelmedin.
Gittiğin uzun yolculuktan geriye dönmen mümkün değildi değil mi?
Birkaç sayfa okuduktan sonra, burada olmak istemeyeceksiniz. Bu yüzden unutun gitsin. Gidin buradan. Hâlâ tek parçayken hemen kaçın. Kendinizi kurtarın. Televizyonda mutlaka daha iyi bir şeyler vardır. Ya da madem bu kadar boş vaktiniz var, gidin bir akşam kursuna falan katılın. Kendinize bir akşam yemeği ziyafeti çekin. Artık gençleşmiyorsunuz. Burada anlatılan şeylere kafanız iyice bozulacak. Sonra her şey daha kötü olacak…